Köşe Yazarları

YÜREĞİMİZ YANARKEN, YARALANDIK.

YÜREĞİMİZ YANARKEN, YARALANDIK.

Zonguldak’ta yaşanan iki üzücü gelişme hepimizi derinden yüreğini yaktı,  diğeri de yaraladı. Karayollarının büyük ihmal ve vurdumduymazlığın neticesinde Çaycuma Köprüsü yıkıldı, 15 vatandaşımız hayatını kaybetti.  13 vatandaşımızın hala cansız bedenlerine ulaşılamadı. İl kongresine gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, kendisini karşılamaya gelen davul ve zurnacılara bahşiş verdi.

Zonguldak’ı derinden yaralayan olay şöyle;

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, AK Parti Zonguldak İl Kongresine gitmeden önce Çaycuma’ya gelip, yaşanan köprü faciasına ilişkin görüş alışverişinde bulundu ve başsağlığı dileklerinde bulundu. Yaşanan acıları yerinde gördü. Daha sonra il kongresi için Zonguldak’a giden bakan Çelik, orada davullu, zurnalı şenlikle karşılandı. Ne Zonguldaklı AK Partililerin ne de bakanın yüreği sızladı! Hatta, Bakan Faruk Çelik davulculara bahşiş bile verdi...

Yüreğimizi dağlayan ve bizleri üzüntüye boğan iki hadisede şöyle gelişti;

Karayollarının 2010 yılında Çaycuma Belediye’sine teslim ettiği çürük ve yaşlı köprü 15 vatandaşımıza mezar oldu. 13 Vatandaşımızın cansız bedenlerine hala ulaşılamadı. Alaplı Protokolü 12.04.2012 Perşembe günü, Kaymakam Yıldıray Malğaç başkanlığında 30 kişi ile hem baş sağlığı hem de geçmiş olsun ziyareti yapmak için Çaycuma’ya gitti. Acısı olanların acılarını bir nebze merhem olmaya çalıştılar. Başta Kaymakamlığı, köprü faciasında babasını ve yeğenini kaybeden Belediye Başkanı Mithat Gülçen’e baş sağlığı ziyaretini gerçekleştirdiler. Oradaki vatandaşlarımıza Allah sabırlar versin. Umutsuz ve gergin bekleyiş her geçen saat daha da ızdırap ve acı içinde devam ediyor.  Başta bu insanı davranışı başlatarak Çaycuma’ya heyet halinde gidilmesinde başrol oynayan Kaymakam Yıldıray Malğaç’a teşekkür etmek gerek. Allah böylesine körü körüne afetler ve facialar vermesin, göstermesin.

2009 yılından beri cezaevinde tutulan dünyanın takdir ettiği Prof. Dr. Mehmet Haberal, babasının ölümünden sonra annesi Medine Haberal’ın ölüm haberiyle bir kez daha yıkıldı. Babasının cenazesine gitmek için izin verilmeyen Haberal, annesinin cansız bedenini mezara koyabilmek için iki gün izin verildi. Adalete ve yargıya olan güvenimiz tamdır. Adalet er ya da geç tecelli edeceğini de biliyoruz. Bizleri derinden üzen olay babasının cenazesine bile gidemeyen ilim ve bilim adamı Haberal, annesinden bir helallık dahi isteyemeden onu da kaybetmesidir.  Merhume Medine Haberal’a Allah’tan rahmet, İlim ve bilim adamı Prof. Dr. Mehmet Haberal ve ailesine baş sağlığı diliyoruz.

Posbıyık Polisleri de unutmadı.

Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, kurumların özel günlerinde kurum ve kuruluşların her zaman yanında olmayı gelenek haline getirdi. Bu defada Ereğli Emniyet Müdürlüğü personeline Polis Teşkilatının Kuruluşunun 167. Yıl dönümü çerçevesinde yemekli bir organizasyon düzenleyerek eşleri ve çocuklarıyla unutulmaz bir gece yaşattı. Posbıyık, “Canımızın ve malımızın fedakar bekçileri olan Emniyetin her zaman yanında olacağız” mesajı geceye damga vurdu,  Emniyet Müdürlüğü personeline moral motivasyon aşıladı. Uzun lafa gerek yok… Teşekkürler.

Yazı için 0 puan verdiniz
Doğan Bostancı

Doğan Bostancı

Toplam Yazısı : 95

Gazeteci

Tüm Yazıları


Reklam


Yazı Yorumu, Bu yazı için hiç yorum yazılmamış, ilk yorumu siz yapın!