Köşe Yazarları

"Kel Ölür Sırma Saçlı Olur, Kör Ölür Badem Gözlü Olur" DR. AHMET ACARA VERİLEN DEĞER!

İnsanlar hayatın akışı içinde zaman zaman bazı şeyleri kaybedebilir. Ve ne yazık ki kaybettikten sonra o şeyin değerini anlar. Kaybettikten sonra o insan için oldukça önemli bir yeri olduğu anlaşılır. Alaplı’nın kıymetlisi, değeri ve en eski kanaat önderlerinden Dr. Ahmet Acar’dan bahsediyoruz. Onun için bölge dışından tedaviye gelen binlerde hastasından bahsediyoruz. Onun sayesinde Alaplı’yı tanıyan bilen insanlardan bahsediyoruz. “Kel Ölür Sırma Saçlı Olur Kör Ölür Badem Gözlü Olur” Atasözü tam bu örneğe benziyor. Dr. Ahmet Acar’a en büyük onuru vermeyi bundan önceki Alaplı Belediyesi yöneticileri vermeyi düşünmüştü. Doktor Acar sağlığında, şu andaki Alaplı Parkına onun adını vermek için çok uğraştılar ama o zamanki Alaplı Belediye meclisi “Ona” o unvanı uygun görmedi. Şimdi Alaplı Erdem Yuva Siteleri altında bir sokağa onun adını vermek için belediye meclisi karar almış.. Dr. Ahmet Acar şimdi ebedi mekanında dualarımız bekliyor. Yaşarken onura edemediğimiz değerimizi şimdi basit bir sokağa ismini vererek değerlendirmek istiyoruz. Bunu hak görenlere saygı duyuyoruz. Peki, Dr. Ahmet Acar kimdir diye yeni neslimizin ufkunu açmak için biyografisini yazıyorum… Dr. Ahmet Acar, 1926 yılında Kdz. Ereğli Kemer köyünde doğdu. 1952 yılında doktorluk mesleğine başladı. 1953 yılında Alaplı ilçesinde Hükümet Tabibi görevine atandı. Alaplı’da uzun yıllar hükümet tabibi görevini sürdürdü. Emekli olduktan sonra evinin alt katına muayenehane açarak doktorluk görevine devam etti. Alaplı’da binlerce kişiyi tedavi ederek ilçenin efsane doktoru oldu. Düzce, Bolu, Ankara, Adapazarı, İzmit ve Ankara illerinden hastalar tedavi olmak için Alaplı ilçesine gelmeye başladılar. 1970`lerde Alaplı’da hastane yoktu. Yaralanmalar, kaymalar sonucunda kırıklar çıkıkların meydana gelmesinde adres Dr. Ahmet Acar’ın muayenesi oldu. İlk müdahaleyi ve pansumanı o yaptı. O, Paraya pula, malla mülkle uzaktan yakından alakası olmayan bir doktordu! O Mesleğine âşıktı. Ailesine ve çocuklarına bağlıydı. Çocuklarının eğitimine müthiş değer veriyordu. Onların okuması için elinden gelen maddi manevi ne varsa yaptı. İsteseydi, doktorluğunu faklı bir amaçla kullanabilir, Alaplı’nın önde gelen zenginleri arasına girebilirdi. Apartmanları, katları, yatları, arsaları çocuklarına bırakabilirdi. O bunları yapmadı! Tam tersine Hipokrat yeminine bağlı kalarak o çok sevdiği deniz manzaralı muayenehanesinde Alaplı halkına hizmet etmeyi tercih edip gönülleri keşfetmeyi tercih etti. Bilimin yolunu seçti. Doğrunun yanında saf tuttu. Son yolculuğuna uğurlanırken Alaplı, Ereğli, Akçakoca, Düzde, Zonguldak ve diğer illerden gelen binlerce seveni Alaplı Merkez camisi önünde saf tuttu ve haklarını helal ettiler. İnşallah O’da Alaplı’ya layık gördüğü değerden dolayı hakkını helal etmiştir. Mekanın cennet olsun Alaplı’nın en değerli insanlarından birisi.

BİLGİLENDİRME

 

www.posta67.com internet sitesinde 4.2.2015 tarihindeki köşe yazısında  “Kel ölür sırma saçlı olur, kör ölür badem gözlü olur” yazısı üzerine Alaplı Belediyesi Basın Bürosu bir düzeltme yazısı gönderdi. Yazıda,  bahsi konu olan parka Dr. Ahmet Acar’ın adının verilmek için meclise gündemine getirildiği ancak daha önceki dönemlerde Belediye Meclisi kararıyla bu parka “Atatürk Parkı” isminin verildiğinin anlaşılması üzerine, yine Meclis’in oybirliğiyle aldığı kararla bu girişimden vazgeçildi bildirildi.  Alaplı Belediyesi Basın Bürosunun açıklaması söyle devam ediyor;

“Süreç şöyle gelişmiştir: Önceki dönemde, ilçemiz merkezindeki parka, o dönemde sağ olan Dr. Ahmet Acar’ın isminin verilmesi Belediye Meclisi gündemine getirilmiş, ancak daha önceki dönemlerde Belediye Meclisi kararıyla bu parka “Atatürk Parkı” isminin verildiğinin anlaşılması üzerine, yine Meclis’in oybirliğiyle aldığı kararla bu girişimden vazgeçilmişti. Konu Belediye Meclisi gündemine geldiğinde, o dönem Belediye Meclisi Üyesi olarak görev yapan Belediye Başkanımız Sayın Nuri Tekin’in de arasında bulunduğu bazı Belediye Meclisi üyelerimiz, bu parkın isminin “Atatürk Parkı” olduğunu hatırlatmış, parkın ismiyle ilgili geçmişte alınmış bir Belediye Meclisi kararının olup olmadığının araştırılmasını istemişlerdir. Nitekim, konu ilgili Komisyon’a havale edilmiş ve yapılan araştırma neticesinde “Atatürk Parkı” isminin geçmişte  Belediye Meclisi kararıyla verildiğinin anlaşılması üzerine, ikinci oturumda tüm Meclis üyelerinin oybirliğiyle söz konusu isimlendirmeden vazgeçilmiştir. Yani, yazınızda ifade ettiğiniz gibi bu isimlendirmenin “uygun görülmemesi” gibi bir durum kesinlikle söz konusu olmamıştır. Hiçbir Belediye Meclisi üyesi,  Dr. Ahmet Acar’ın  isminin bir yere verilmesine karşı çıkmamış, hatta tümü memnuniyetle karşılamıştır. O toplantıda, Dr. Acar’ın isminin başka güzel bir alana verilmesi için görüş birliğine varılmıştır. Zaten, Sayın Ahmet Acar da, böyle bir isim değişikliği yapılmasını kendisi istemezdi.

İkincisi; Şubat ayı Belediye Meclisi toplantısında tüm Belediye Meclisi üyelerimizin oybirliğiyle rahmetli Dr. Ahmet Acar’ın isminin verildiği, Taşbaşı-Erdemyuva deniz dolgu alanı üzerindeki cadde, yazınızda ifade ettiğiniz gibi “basit” bir yer değildir. Kaldı ki, bu konuda da bir bilgi yanlışlığı olduğunu düşünüyoruz. Dr. Ahmet Acar’ın isminin verildiği yer, yazınızdaki ifadeyle “Erdemyuva altında basit bir sokak” değil, deniz dolgu alanının, ileride tam bir sosyal cazibe merkezi olacak olan, ilçemizin vitrini olarak kabul edilen, en güzide alanlarından birisidir. Dr. Ahmet Acar’ın isminin verildiği, yürüyüş ve araç yolu, yol güzergahındaki sağlıklı yaşam spor alanlarıyla yaklaşık 1 km. uzunluğundaki bu cadde, çok yakın bir zamanda, alanın tümüyle birlikte bölgemizin büyük bir cazibe merkezi olacak, Dr. Ahmet Acar ismini hafızalara kazıyarak ölümsüzleştirecektir. İlçemizin büyük bir değeri olan rahmetli Dr. Ahmet Acar’ın ismini bu caddeye verilmesinin nedeni de budur. Yani, yazınızda ifade ettiğinizin tam aksine, Belediye Başkanımız ve Belediyemiz yönetiminin çok özendiği, çok önemsediği ve ilçemizin dışarıya açılımını sağlayacağını düşündüğü,  çalışmaların da bu doğrultuda yürütüldüğü bu seçkin alanın bu şekilde isimlendirilmesi, ilçemizin seçkin bir insanına verilen büyük değerin bir göstergesidir. Bazıları bunu şimdi anlayamasa da, bu zamanla herkes tarafından çok iyi anlaşılacaktır”

Bu yazıyı yazarken insanların sağlığında isminin ölümsüzleşmesi temasını öne çıkartmaya çalıştık. Keşke Dr. Ahmet Acar ve şu an yaşamını devam ettiren büyüklerimizin de sağlığında isimleri bir sokağa yada bir yere asılmış olsa. Sağlığında isimlerinin olduğu yerlerde çoluk çocuğu veya torunu ile dolaşırken yada gezerken onura edildiğini görebilseler. Sağlıcakla kalın.

 

 

Yazı için 0 puan verdiniz
Doğan Bostancı

Doğan Bostancı

Toplam Yazısı : 95

Gazeteci

Tüm Yazıları


Reklam


Yazı Yorumu, Bu yazı için hiç yorum yazılmamış, ilk yorumu siz yapın!