Eylül ayında yapılacak olan Alaplı Muhtarlar Derneği kongresi öncesi aday olmayacağını açıklayan Alaplı Muhtarlar Derneği Başkanı Rahmi Yapar gazetemize çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Alaplı Muhtarlar Derneği Başkanı Rahmi Yapar,  Alaplı’nın önünü açmak için Eylül 2012 yılında yapılacak olağan kongrede aday olmayacağını söyledi.

Alaplı’da Muhtarlar Derneği görevini daha iyi yapacak arkadaşlarının olduğunu ve ilçenin önünü açmak için aday olmayacağını belirten Yapar, “Üç buçuk yıldır Alaplı Muhtarlar Derneği görevini layığı ile yerine getirdiğimi düşünüyorum.  Ama bundan sonra benim yapabileceklerim sınırlı. Makamlar kalıcı ama makamlarda oturanlar geçicidir. Belli bir zaman sonra eğer “Ben bundan sonra daha faydalı olamayacağım”  diyorsanız Alaplı’ya daha iyi hizmetler verebilecek arkadaşlara bu görevi devretmek gerekir. Bende öyle yapıyorum. Genel olarak düşünmek gerekirse, siyasette, sivil toplum örgütlerinde ve yerel yönetimlerde taze yüzlerin gelmesi için mevcut yöneticilerin feragat etmesi gerekir. Alaplı ilçesi ancak yeni yüzlerle, hedefleri olan gençlerle köy olmaktan kurtulabilir. Alaplı’nın önünü açmalıyız. Sivil toplum örgütleri içinde Muhtarlar Derneği olduğundan, bende bundan sonra daha dinamik ve çalışkan arkadaşlarıma imkan tanımak için aday olmayacağım. İlçemiz her geçen gün karanlığa doğru ilerliyor, her geçen gün köy olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.”

BÜROKRASİYİ AŞAMADIK

Göreve ilk başladığında büyük projeler hazırladıkları halde hayata geçirmek için bürokrasiyi geçemediklerini belirten Yapar, “Gerçektende bürokrasiyi geçemememizden dolayı çok dertliyim. Göreve başladığımda arkadaşlarla büyük projeler hazırladık. Bu projelerden bazıları, Alaplı Deresinin ıslah projesi, köylerdeki fosseptik çukurlarının yerlerinin değiştirilmesi projesi ve Alaplı Mollabey yerleşim yeri arasına alternatif ikinci bir yol projesi gibi hayatı önem arz eden projelerimizi maalesef siyasetçilerimiz projelerimize sıcak bakmadı. Alaplı Kaymakamlığımıza projeler sunduk, dilekçeler verdik ama hiç biri hayata geçmedi. Hatta bazı dilekçe ve projelerimize gülünüp geçildi.  Bu kadar sorunun içinde bir tek Alaplı köylerinin çöp sorununa çözüm bulabildik. Bu projelerimizin arasında en önemlisi çay boyuna Alaplı- Mollabey yerleşim yeri arasındaki ikinci alternatif yol projesiydi. Bununla ilgili bölge milletvekillerimize defalarca dilekçe verdik. Alaplı’ya yatırımcının gelmesinin önünü açmaya çalıştık. Gerek siyasetçiler gerekse milletvekilleri bu projeye sıcak bakmadılar. Kaybeden yine ilçemiz oldu. 

SADECE ÇÖP SORUNUNU AŞABİLDİK

Sadece,  2004 yılından beri köylerimizim çöp sorunu çöp sorunu diyerek bu çok önemli sorunun çözümünü sağlayabildik.  Genel olarak köylerimizin çöp sorununa çözüm bulunabildi.  Aslına bakarsanız iki dönemdir seçilmiş köy muhtarlarımız çok çalışkan, dinamik ve görevleri konusunda çok duyarlılar. Muhtarlarımız köylerindeki eksiklikler için çok çaba sarf ettiler, çok çalıştırlar ve sonucunda da büyük başarılar elde ettiler. Şu anda tüm köylerimiz Alaplı şehir merkezinden bin kat daha modern ve yaşanabilir bir mekânlar oldu. Birkaç asfaltsız yolumuz var ama onlarda çok önemli değil. İnanın köylerimiz Alaplı şehir merkezinden daha güzel ve daha modern. Köylerimiz şehirleşti. Köylerimizde alt yapıların yüzde 80’i bitmiş durumda, elektrik hatları yenileniyor ve ileriki günlerde tüm hatların yenilenerek değişeceği duyduk. Asfalt ve parke yol konusunda hiç sıkıntımız olmadı. Köylerimizin sorunlarına her zaman kucak açan, köylerimizin şehirleşmesinde çok büyük katkıları bulunan siyasetin içindeki İl Genel Meclisi Üyelerimiz, Ayhan Akman’a, Ali Coşkun’a ve Temel Uslu’ya teşekkür ediyor şükranlarımı sunuyorum.  İl Genel Meclisi Üyelerimiz köylerimiz için çok fedakâr çalışmalar yaptılar. Köy muhtarlarımızla birlikte il genel meclisi üyelerimizin de ortak çalışmaları şehirleşmiş köylerimizi ortaya çıkarttı.

BELEDİYE BAŞKANI İLE MECLİS ÜYELERİ ARASINDA KOPUKLUK VAR

Keşke Alaplı Belediyesi de belediye meclisi üyeleriyle birlikte hareket edebilme ortamını sağlayabilseydi. Ama görüyoruz, başkan ile meclis üyeleri kopuk kopuk çalışmalar yapıyor.  Alaplı’da bir eksiklik var ama bunu ortaya çıkartacak birileri de meydanlarda yok. İlçenin merkezinde bakıyorsunuz yollar köstebek yuvasına dönmüş,  Opet Petrol istasyonu ile TSO arasına kamyonla moloz dökülmüş. Allah korusun bir vatandaşımızın hasta olup ta hızla o bölgeden geçmesi gerekse, kesinlikle o hızla araç takla atar. Ve telafisi mümkün olmayan ölümcül kazalar meydana gelebilir. Bu kadar duyarsızlık ve acizliği anlamak mümkün değil. Günde yüzlerce binlerce aracın gelip geçtiği, sanayi tesislerinden dolayı yurt içi ve yurt dışı misafirlerin gelip geçtiği moloz ve çakıl dökülmüş bu yolu gördüğümde inanın ben utanıyorum. Belediye başkanı sanırım o yoldan hiç gelip geçmiyor, belediye meclisi üyeleri sanırım o yolu hiç kullanmıyorlar ki içler acısı görüntülerin farkında değiller diyeceğim, ama Alaplı o kadar küçük yer ki görmemeleri, bilmemeleri sadece onların ayıbıdır. Basın ve medyada bu konularla ilgili sayfa sayfa haberler yapılıyor. Belediye başkanı ve meclisi üyeleri vatandaşa kulağını tıkasa bile basını duyması gerekmektedir. Bizler köy muhtarları olarak, ihtiyar heyetleri ve vatandaşlar olmadıkça muhtar olarak bizim bir şey yapma imkânımız yoktur. Belediyelerde de meclis üyeleri destek vermezse belediye başkanının eli kolu bağlanmış olur. İşte burada belediye başkanı olan kişi uzlaştırıcı, orta yol bulucu ve fikirlerini kabul ettiren kanaat önderi konumunda olması gerekmektedir. Ben biliyorum, ben yaparım, yıkarım gibi yaklaşımlarla hiçbir belediye başkanı hedefine ulaşamaz.. Uzlaşma ve orta yol bulunması gerekmektedir. Diğer yandan hepimiz de bu konuda hatalıyız. Esnafımız diğer şehirlerdeki gibi kendilerini yenileyemiyorlar ki Alaplı’da kendini yenilemek için çaba sarf etsin. Her kes boş vermiş. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın mantığı işlemeye başlamış ilçemizde. Hiç kimse bir araya gelemiyor, yada galipte bu Alaplı’nın hali ne olacak, nereye gidiyoruz diyebileceğimiz bir toplantı yapamıyoruz.  Gerçekçi olarak tük siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütleri, esnaflar ve diğer sorumlularla birlikte ne zaman bir araya gelebildik. Bizim köyde mezarlıkta bir cenaze olduğu zaman tüm vatandaşlarımız “Şu mezarlığımızı temizleyelim, çevresini düzenleyelim,  yeni ağaçlar dikelim” diyerek her kes fikrini beyan eder.  Cenaze gömülüp, vatandaşlarımız mezarlıktan köyüne döndükten sonra orada konuşulanların hepsi orada kalır ve unutulur. Alaplı’da yaptığımız toplantılarımızda buna benziyor. Toplantıda atıp tutarlar, ilçeyi yeni baştan imar ederler, sorunları çözerler hatta yatırımcılara yer bile gösterirler, ama sonra herkes unutur gider.

BELEDİYE BAŞKANI YANLIŞ POLİTİKA İZLİYOR

Alaplı Belediye Başkanı bana göre yanlış politika izliyor. Gerisinde 11 tane meclis üyesi olduğu halde, ferdi yada bir iki meclis üyesi ile bir şeyler yapmaya kalkansan, şu anda dere boyu dükkanları adında cenazeler meydana çıkartırsın. Cenaze dediğimiz Alaplı Belediyesi dere Boyu Dükkânları bu şekilde orta yerde kalır. Dere boyu esnafının da hevesi kursağında kalır.  Ben Belediye başkanıyım diyerek herkese surat çevirsen, tafra yaparsan, arkanda da meclisin gücünü bulamazsan yaptığın her işi böyle yarım kalır kalmaya da mecburdur. Bana göre Alaplı Belediye Başkanı Nevzat Çimenoğlu vatandaşlardan kaçarak hareket ediyor. Günü kurtarmaya çalıştığını düşünüyorum.  Başkan şu anda hem vatandaşlardan, hem esnaftan hem de meclis üyelerinden kaçarak görev yapıyor.  Alaplı’nın belediye başkanı elini kolunu sallaya sallaya sokakta gezemiyor. Yoları düzgün, şehir pırıl pırıl olsa kollarını sallaya sallaya gezmez mi? Ben köyde yaptığım hizmetleri görünce sokak ortasında kollarım kalkık gururla geziyorum.  Çünkü beni eleştirecek kimse yok . Alaplı Belediye Başkanı halktan ve esnaftan kaçıyor. Çünkü bu benim eserim diyeceği hiçbir şey yok. Boşu boşuna geçen 38 ay. Vatandaşların ve esnafların beklentilerine cevap verilmemiş kocaman 38 ay. Yine geri gittik. Yine hüsran.  Gökyüzünden uçak yada helikopterle biri geçerken, yukardan baktığında “cennet gibi bir yer” diyerek hasta olur. Ama içi bizi yakarken dışarıdan başkalarını yakabiliyor.  Dışarıdan cennet görüntüsünde ilçemiz içine girdiğinde her tarafı delik deşik.  Köylümüze haydi şehre gidelim dediğimde” Yok kalsın, Ben çarşıya toz yemeye mi gideceğim” diyerek itiraz ediyor.

BELEDİYENİN KENDİNE HAYIRI YOK

 Ben Aşağıdoğancılar Köyü muhtarı olarak belediye sınırları içerisine girmekten hiçbir zaman kaçmadım. Kaçtımsa sebebi nedir biliyor musun? Benim kaymakamlıktan ve özel idareden aldığım hizmeti bana versin, bana hizmet getirsin bende seve seve belediye sınırları içine girerim. Ama şehrin çarşı içerisini düzeltemeyen bir belediye acaba benim köyüme ne yapabilir. . Benim köyüme hizmet yapabilir mi? Alaplı’nın şehir içi yolları köstebek yuvası gibiyken,  Aşağıdoğancılar Köyüne parke yapabilir mi? Yaradan bile vermeden almazken, Alaplı Belediyesi bize hiçbir şey vermeden bizi sınırları içine almaya çalışıyor. Yok böyle yağma.  Kdz. Ereğli Belediyesi sınırlarımızı delmeye başladı. Köyleri belediye sınırlarına alarak mahalle yapıyor. Vatandaşlar referandum yaparken, Ereğli Belediyesinden daha fazla hizmet alacağını bilmese evet oyu kullanır mı? Demek ki Ereğli Belediyesi daha önce yaptığı hizmetlerle ve yatırımlarla hem köylü, hem de muhtarı ikna etmiş ki onlarda sandıkta evet oyu kullanmış. Alaplı’da Aşağıdoğancılar, Kılçak, Okçular, Aşağıtekke Köylerini belediye sınırları içine almak istiyorsa başta köylünün gönlüne taht kuracak, köylüye hizmet götürecek ve onları ikna edecek. Peki bu olur mu? Kesinlikle olmaz, çünkü bir atasözü vardır  “kendi söküğünü dikemeyen terzi başkasının gömleğini nasıl dikecek”. İşte bu birazda ona benziyor.

BELEDİYE DÜKKÂNLARININ YERİ YANLIŞ

Şu anda CHP Alaplı İlçe Başkanı Nuri Tekin ve meclis üyeleri,  muhalefet partisi kimliği ile belediye başkanının olumlu ve ilçenin menfaatleri doğrultusundaki düşünce, fikir ve projelerine kesimlikle karşı çıktıklarını düşünmüyorum.  Ana muhalefet partisi olarak CHP Alaplı ilçe teşkilatı ve meclis üyeleri, yapılması düşünülen yeni dere boyu dükkânları için hayır dediler. Son derece de haklılar. Bu yeni dükkânların yeri yanlış,  kesinlikle kullanışlı değil.  Bunlardan kesinlikle dükkân olmaz. Eskiden Alaplı’da zengin adamların atlarını bağlayacak yerleri varmış. Tek at bağlanan ahıra benzeye yapılar binalar varmış. O at devri bitti ama şimdi arabalar var. Bu dükkânlar eskiden olsaydı at bağlamaya yarardı, ama şimdi bir araba sığacak kadar bir garaja benziyor.  Dereboyu mevcut esnafı kesinlikle bu dükkânları tasvip etmiyor, beğenmiyor ve gelecekleri konusunda karamsarlığa kapılmış durumdalar. Yeni dere boyu dükkânlarının yeri yanlış diye başkana söyledik, siyasetçiler, sivil toplum örgütleri kısaca her kes dedi, ama belediye başkanı ben biliyorum doğrusu bu dedi. Sen vatandaşını, esnafını, sivil toplum örgütlerini yok sayarak kendi bildiğin yolsa devam edersen bir gün onlarda seni yok sayarlar. Alaplı’ya yeni bir cadde kazandırılmalı, yeni alış veriş merkezi oluşturulmalı, köy, kaba görüntüsündeki ilçeye yeni işlev ve ivme kandırılmalı. Bunun içinde elimizde yeni dere boyu dükkânları fırsatı vardı. Eski Tansa binasını yıkarak açık pazar,  şimdiki otopark olan yere hem üçüncü bir cadde kazandırılırdı hem de yeni dere boyu dükkânları ile birlikte ilçeye yeni cazibe merkezi sağlanırdı.  Bana ne dolgu alanından, bizler için merkezde canlılık lazım. Ereğli’de Pazar yeri de merkezde, sahili ve parkları da merkezde. Ben şahsen çoluk çocuğumu alıp dolgu alanına gitmem. Belki 10- 15 yıl sonra işimize yarar ama şu günde o bölgelere çocuklarını alıpta gezmeye dolaşmaya kimse gitmez diye düşünüyorum.  Köylüsünün kentlisinin dolaştığı mekânlar alış veriş merkezleri lazım. Şu andaki dere boyu dükkânları yıkılıp belediye garajına kadar olan dere boyu alanı sahil şeridi haline getirilerek ilçeye sosyal alanlar oluşturulabilirdi. Bu söylediklerimiz olsaydı devlet o güzelliğin olduğu yerde Alaplı deresini de tertemiz yapmak için kendini zorlardı. Şu anda dere boyu pislik ve çamur içinde üstündeki dükkanlar zaten ilçenin yüz karası görüntüsünde.. Kim ilgilenecek de düzeltecek bu rezilliği. Yurt dışından gelen gurbetçi hemşerilerimiz, “ ya uyumuşsunuz siz. Alaplı beş sene öncede aynıydı, şimdide aynı” dediklerinde söyleyecek kelime bulamıyoruz. Belediye başkanının danışmanına ihtiyacı yok.. Çünkü ona danışmanlık verecek tek kurum var oda belediye meclis üyeleridir.